Rektörler: Yasal Haklarımızı Kullanacağız

-
Aa
+
a
a
a

23 Eylül 2005

Boğaziçi ve Sabancı üniversiteleri rektörleri İstanbul 4. İdare Mahkemesi'nin, bugün(23 Eylül) yapılması planlanan "Ermeni Konferansı"nı durdurma kararına karşı "tüm yasal haklarını kullanacaklarını" açıkladı.Konferansın hazırlık komitesi ve katılımcıları, konuyu görüşmek üzere, sabah saatlerinde, Sabancı Üniversitesi'nin Karaköy'deki binasında toplantıya girdi. Toplantıdan önce bir açıklama yapan Etyen Mahçupyan, "Konferansı kesinlikle gerçekleştireceğiz. Nerede, ne zaman, nasıl gerçekleştireceğimiz üzerinde fikir birliği oluşturmaya çalışıyoruz" dedi.İstanbul 4. İdare Mahkemesi'nin Boğaziçi Üniversitesi'nde bugün başlaması beklenen "İmparatorluğun Çöküş Döneminde Osmanlı Ermenileri: Bilimsel Sorumluluk ve Demokrasi Sorunları" başlıklı konferans hakkındaki yürütmeyi durdurma kararı konferansı düzenleyenlere dün (22Eylül) akşam tebliğ edildi. Oy çokluğuyla alınan yürütmeyi durdurma kararına mahkeme üyelerinden Fethi Sayın muhalefet şerhi koydu.Karar, Hukukçular Birliği Derneği'nin başvurusu üzerine alındı. Derneğin yönetim kurulu üyesi Avukat Kemal Kerinçsiz, mahkemenin 19 Eylül'de aldığı kararın noter kanalıyla Boğaziçi Üniversitesi Rektörlüğü ve İstanbul Valiliği'ne tebliğ edildiğini söyledi.Rektörler: "Özerkliği koruyacağız" Boğaziçi ve Sabancı üniversiteleri rektörlükleri kararının ardından ortak açıklama yaptı. Rektörler Soysal ve Terzioğlu, "Mahkemenin kararına uymak zorundayız, bilimsel özgürlük ve üniversite özerkliğinin korunması için tüm yasal haklarımızı kullanacağız" dedi.Avukat Ergin Cinmen, "İdare Mahkemesi'nin böyle bir karar alması mümkün değil. Son derece sakat, yanlış ve hukuk dışı bir karar. Bu etkinlikle ilgili karar almak idare mahkemesine düşmez" dedi.bianet'in görüştüğü Agos gazetesi yayın yönetmeni Hrant Dink, "Çok üzgünüm. Söyleyecek söz bulamıyorum" derken, konferansın danışma kurulundan Prof. Dr. Ayhan Aktar da üzüldüğünü söyledi.Mahkeme aldığı ara kararda, konferansı düzenleyen Boğaziçi ve Sabancı üniversitelerinden şunları istedi:"* Dava konusu idari işlemin hangi idari süreçle tesis edildiği, söz konusu işlemle ilgili olarak herhangi bir idari birime bildirimde bulunup bulunulmadığı sorularak, işlem ve sair belgelerin onaylı örnekleri, * Konuşmacıların hangi kriterlerin göz önüne alınması suretiyle seçildiğinin sorularak konuya ilişkin bilgi ve belgelerin, (başvurular, yayın listesi, akademik kariyer ve değişik görüş sahibi olma ve benzeri) onaylı örneği,* Toplantının görüşünü ifade edecek olan herkesin katılımına açık olarak düzenlenip düzenlenmediği, farklı bir ifade ile, toplantıya farklı görüş sahiplerinin katılımına imkan tanınıp tanınmadığı, değişik görüş sahiplerinin temsil edilmeleri yönüyle davet edilip edilmediği * Şayet toplantı dar çerçeveli bir katılım ile düzenlendiyse katılımcıların hangi kriterlere göre belirlendiği sorularak, ilgili tüm bilgi ve belgeler (başvurular, yayın listesi, akademik kariyer bilgisi, referanslar gibi), * Konuşmacı ve katılımcıların ulaşım ve konaklama giderleri ile konferans giderlerinin ne şekilde karşılandığı, şayet sözü edilen gider üniversiteler ve katılımcılar dışındaki kişilerce karşılanıyorsa sponsor olan gerçek veya tüzel kişilerin ne şekilde belirlediği sorularak tüzel ve gerçek kişilerin tümünü gösteren listenin onaylı bir örneği."Mahkeme, gereklerin yerine getirilmesi için üniversitelere 30 gün süre verdi."Bu ara karar gereklerinin yerine getirilmesi ve savunma için kararın davalı Sabancı ve Boğaziçi üniversitelerine tebliğinden itibaren 30 gün süre verilmesine, yürütmenin durdurulması isteminin ara karar gerekleri yerine getirilinceye ve davalı idare savunması alınıncaya kadar kabulüne, verilen süre geçtikten sonra yeniden incelenmesine, ara karar gereklerinin süresinde yerine getirilmemesi halinde dosyada mevcut bilgi ve belgelere göre karar verileceğinin bildirilmesine oy çokluğuyla karar verildi.""Sayın, karara şerh koydu"Mahkeme üyelerinden Fethi Sayın karara muhalefet şerhi koydu."Dava konusu toplantı yapılmasına ilişkin kararın idari yargı yerlerinde dava konusu edilebilecek nitelikte idari işlem kimliği taşıyan bir karar olmadığı gibi istemin 2577 sayılı yasanın 2. maddesinin 2. fıkrası hükmüne de aykırı olduğu, davanın 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 15/ 1 - b maddesi uyarınca incelenmeksizin reddinin gerekeceği görüşüyle, aksi yönde oluşan çoğunluk görüşüne katılmıyorum."Kerinçsiz: Toplantı artık bitmiştir Mahkemeye başvuranlar arasında yeralan Hukukçular Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Kemal Kerinçsiz, "bu toplantı artık bitmiştir, yeniden yapılması mümkün değildir" dedi.Mahkemenin 19 eylülde aldığı kararın bugün noter kanalıyla Boğaziçi Üniversitesi Rektörlüğü ve İstanbul Valiliği'ne tebliğ edildiğini belirten Kerinçsiz, üniversitenin artık "karar elime geçmedi, toplantıyı gerçekleştireceğim" deme hakkının bulunmadığını kaydetti. Kerinçsiz, İstanbul Valiliği'nin de konuyu Emniyet Müdürlüğü'ne havale ederek, toplantının gerçekleştirilmemesi için gerekli çalışmayı yapacağını ifade ederek, "üniversite, 'illa ben bu toplantıyı yapacağım' derse, o zaman bu kararlar doğrultusunda polisin toplantıyı izinsiz gösteri olarak algılayıp dağıtması gerekiyor" diye konuştu. Mahkemenin 30 günlük süre zarfında davalı üniversitelerden savunma beklediğini de dile getiren Kerinçsiz, ana kararın daha sonra alınacağını bildirdi.Erdoğan: Tasvip etmem mümkün değil Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da, mahkemenin kararını öğrendikten sonra yaptığı açıklamada "Kişisel kanaatimi söyleyebilirim. Tasvip etmem mümkün değil" diyerek şöyle konuştu:"Demokratik bir Türkiye'de düşüncenin açıklanacağı bir organizasyonda bu şekilde bir kararın alınmasını tasvip etmem mümkün değil. Hele hele daha ileri bir demokrasi daha özgür bir Türkiye dediğimiz dönemde, bir düşünceyi beğenmeyebilirsiniz, tasvip etmeyebilirsiniz, ama açıklanmasının bu şekilde bir engellemeyle önüne geçemezsiniz. Daha yapılmamış, ne konuşulacağı belli olmayan bir düşünce platformunu engellemenin demokrasiyle, özgürlükle, çağdaşlıkla bağdaştığını düşünmüyorum."Gül: Kendi kendimize zarar vermekte üstümüze yokDışişleri Bakanı Abdullah Gül de, kararla ilgili olarak şunları söyledi:"Kendi kendimize zarar vermekte üstümüze yok. 3 Ekim'e giderken bu işi içerden ve dışardan engellemek isteyenler son gayretlerini gösteriyorlar. Bunlara yenileri de eklenirse benim için sürpriz olmaz."Lagendijk: Mahkeme kararı bir provokasyon AB-Türkiye Karma Parlamento Komisyonu Eşbaşkanı Joost Lagendijk, mahkeme kararının bir provokasyon olduğunu söyledi."Hayal kırıklığına uğradık. Konferans Türkiye'de birçok şeyin değiştiğinin kanıtı olacaktı. Mahkeme kararıyla yapılmayacak olması açık bir provokasyon. Muhafazakar unsurların yargıda da bulunduğunu gösteriyor. İlerlemeleri görmek istemeyenlerin hükümete de karşı provokasyonu. Orhan Pamuk davasında olduğu gibi."Prof. Dr. Azrak: Mahkemenin bu konuda yetkisi yokCNN Türk'ün Gece Görüşü programında mahkemenin kararını yorumlayan, Maltepe Üniversitesi'nden İdare Hukuku uzmanı Prof. Dr. Ülkü Azrak'sa, "Mahkeme sanki Milli İstihbarat Teşkilatı'ymış gibi istihbari bilgi istedi; böyle bir yetkisi yok" dedi.Azrak, hakkında "bir hukukçu olarak ciddiye alamıyorum" dediği kararı şöyle çözümledi:* Bilimsel toplantılar Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na tabi değil. Bildirim gerekmiyor. İdari birimlerce de ertelenemez, yasaklanmaz. Bu konuda mahkemenin yetkisi yok.Azrak'ın söz ettiği Toplantı ve gösteri Yürüyüşleri Kanunu'nun "istisnaları" düzenleyen 4. maddesi, "Spor faaliyetleri ile bilimsel, ticari ve ekonomik amaçlarla yapılan toplantılar, bu kanun hükümlerine tabi değildir" diyor.* Mahkemenin kararı sansür niteliğinde. İfade ve bilimsel özgürlüğün ihlali; dolayısıyla Anayasa'ya aykırı.* Davayı açanların toplantıyla menfaat ilişkisi olmadığı için, idari yargılama mümkün değil.Azrak, olayda iyi niyetin olmadığını da vurguladı. 19 Eylül'de alınan karara itiraz süresinin 7 gün olduğunu anımsatan Azrak, kararın geç tebliğ edilerek üniversitelerin zor duruma düşürüldüğünü söyledi.Azrak, kararın gerekçesine dair de şunları söyledi:"Mahkeme bu kararını hangi kanuna dayandırıyor? Bu yok. Bunu gösteremiyorlar."Avukat Özkan: Hemen itirazla karar kaldırılabilirİzmir Barosu avukatlarından Noyan Özkan da, NTV'de, konferansı düzenleyen üniversitelerin karara itiraz edebileceklerini ve derhal kaldırtabileceklerini söyledi.Özkan, üniversitelerin bir üst mahkeme olan Bölge İdare Mahkemesi'ne hemen itiraz edebileceklerini ve ifade özgürlüğüne ilişkin olduğu için davanın ivedilikle görüşülüp kararın kaldırılabileceğini söyledi; "Böyle karar verecek hakimlerin olduğuna inanıyorum" dedi.Özkan, 4. İdare Mahkemesi'nin kararına itiraz gerekçelerinin de, Anayasa'daki düşünceyi, bilimi yayma özgürlüklerinde, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ndeki ve Birleşmiş Milletler sözleşmelerindeki ifade özgürlüğü maddelerinde bulunduğunu söyledi.Berktay: Gülünç Konferansı düzenleyen akademisyenlerden Sabancı Üniversitesi Tarih Programı Koordinatörü Doçent Doktor Halil Berktay, BBC Türkçe'ye verdiği mülakatta "gülünç" diye nitelediği başvuru hakkında şunları söyledi:"Bana ulaşan bilgilere göre başvuru dosyasında katılımcıların bilimsel ehliyeti, yayınları ve Ermeni meselesinde konuşmaya yetkili olup olmadığı sorgulanmış. Bu konuda tahkikat yapılırken, yürütmenin durdurulması istenmiş.""Bir düşünün, bir bilimsel konferans yapılıyor; bir düşünce konferansı yapılıyor. Konuyla hiçbir ilgisi, uzmanlığı olmayan birileri mahkemeye başvurup, bu konferansı düzenleyenlerin bilimsel ehliyetinin incelenmesi gerekçesiyle yürütmenin durdurulmasını istiyor.""Ve mahkeme de yürütmenin durdurulması kararını veriyor. Ben bunu yorumlayabilecek kelimeler bulmaktan acizim."Berktay, tebligatın Boğaziçi Üniversitesi'ne akşam 17:30 dolayında yapıldığını da sözlerine ekledi. Baskılar nedeniyle Mayıs'ta da ertelenmişti Mayıs ayında yapılması planlanan Osmanlı Ermenileri konferansı gelen baskılar üzerine ertelenmişti.Konferansın ilk ertelemesinin ardından Boğaziçi Üniversitesi'nden yapılan açıklamada, "Henüz gerçekleştirilmemiş olan bir konferansın içeriğiyle ilgili peşin hükümler öne sürülmesinin, bir devlet üniversitesinin bilimsel özgürlüğünü zedeleyeceğinden kaygı duyuyoruz. Bu şartlar altında ve toplantıyı gerçekleştirmenin doğurabileceği sonuçlar karşısında toplantının ertelenmesinin daha uygun olacağına karar verdiğimizi Türkiye kamuoyuna bildiririz" ifadeleri kullanılmıştı.(KÖ/TK)

http://www.bianet.org/php/yazdir.php?DosyaX=../2005/09/23/67648.htm